Azaltmak lazım

Kısa bir hesap yapalım.Cuma günü 20.00 TSL maçı,akabinde 21.30 Bundesliga etti mi 2.Cumartesi 14.45 İngiltere,16.30 Almanya,19 Tsl,21.30 İtalya,23 İspanya etti 7.Geldik Pazar'a.15 TSL,16 İtalya 18 İspanya yada Almanya,19 TSL,21 İspanya 22.05 fransa bazılarını yarım sayalım ne etti 10 diye yuvarlayalım.Toplam izlenen maç sayısı 10 oldu.Bir maçıda 1,75 saat sayarsak etti 17 saat.Hafta sonundan gitti 17 saat.Cumartesi yarım gün çalıştınız diyelim.Kalıyor 36 saat.E 17 saat gitti tv'de maça.Kaldı 19.Pazar oldugu için 9 saat uyusanız.Kaldı 10.Kendine gelme kahvaltı vs 2 saat gitse.Elinizde 8 saat kalıyor.Alın tepe tepe kullanın.Azaltmakta fayda var.Ömrünüz tv başında geçmesin.Hayatım NUR landıktan sonra ben kurtuldum bundan.

Dışarı çıkalım mı?

29 Şubat Cuma
20.00 Konyaspor - Trabzonspor (Lig Tv)
21.30 Hertha Berlin - Duisburg (Ntv Spor)
1 Mart Cumartesi
13.00 Malatyaspor - Altay (D Spor)
16.30 Schalke 04 - B. Münih (Ntv)
17.00 Arsenal-Aston Villa (Fox)
18.10 Lille - Lyon (Kanal A)
19.00 Ankaragücü - Fenerbahçe (Lig Tv)
19.00 Roma - Parma (Kanal 24)
21.00 A. Madrid - Barcelona (Ntv Spor)
21.00 Deportivo - Sevilla (Ntv)
21.30 Milan - Lazio (Kanal 24)
23.30 G. La Plata - Boca Juniors (Ntv)
2 Mart Pazar
13.00 Gaziantep BB - Diyarbakırspor (D Spor)
15.00 Bursaspor - Sivasspor (Lig Tv)
15.30 Bolton-Liverpool (Fox)
16.00 Juventus - Fiorentina (Kanal 24)
18.00 Hamburg - E. Frankfurt (Ntv Spor)
19.00 Beşiktaş - Galatasaray (Lig Tv)
19.00 S. Etienne - Nice (Kanal A)
20.00 Villarreal - Osasuna (Ntv Spor)
21.55 Bordeaux - PSG (Kanal A)

Kralın yeri

Sözde kral yine ağzından salyaları akıtıyor.Bu ülkede tek bir kral olduğunu anlayamadı sanırım hala.Bugün yine gülmekten kırdı beni.9 cesur genç varmış sahada.Bu adamı yazar yapıp köşe verip yazdıran zihniyet ne acaba.Adam (adam bile değil ama olsun) fener takımı 5 yedi yine savunuyor.Aziz onu için gerçek bir aziz niteliği taşıyor.Neyse daha fazla yazmayacağım.Ya şu sıfattan saçılan karaktersizliğe bi bakın herşeyi anlatıyor.

Yok Artık

Milliyet kendine yakışmayacak bi habercilik örneği göster di.Dünkü derbiden sonra Galatasaray taraftarının çektikleri video yu internet sitesine koydu.Aleni küfürlerin olduğu bir video yu yayınlamak kendisine yakısmadı.İzlemek isteyenler buradan bakabilir:
http://video.milliyet.com.tr/default.asp?id=15274

Kaçtı Cüneyt Bez Getir

Nereden başlayacağımı nerden giriş yapacağımı bilemiyorum.Dün maç değil komedi izledik birazda.Hakem sanki2 büyük takıma güç gösterisi yaptı.Yere düştün al sana kart,yan baktın kart,güldün kart,topa sert vurdun kart vs vs adeta yılların ezilmişliğini çıkardı.Tabi Fenerbahçeliler biraz daha öfkeli olacak bu normal.Çünkü herşey izah edilir ama Gökhan'a verilen o kart asla tarif edilemez.Birazda futbolu yorumlamaya çalışalım:
Galatasaray maça bildik presiyle başladı.Aslında böyle olacağı belliydi ancak Zico buna önlem almamış maç başında.Zeki bir hoca olan Zico bunu düşünmeliydi.Çünkü Hakan daha 16. sn de golle burun buruna geldi.4 dk. da ise affetmedi.Edu-Lugano iklisinin alışılagelmiş zaafı bu gol.Araya güzel bi top atılınca ikiside dönüşleri ağır olduğu için forvet kaleciyle başbaşa kalıyor.17 de Lugano Topal'ı akılcı bi faul ile durdurdu.26 da ise artık kronikleşmiş hakemle oynamasını yaptı ve cezasını yedi.Maç burada 5 dk durdu.37 ve 42 de Volkan ve Ümit'e garip sarı kartlar çıktı.Bu arada Fnerbahçe oyuna hakim olan taraftı.Galatasaray üzerinde fener psikolojisini rakip eksikken bile atamadı.İlk yarının uzatma anlarında Volkan kaleciyle karşu karşıya kalınca kahramanımız Cüneyt maçı bitirdi.Halbu ki 4 dk uzatma vardı ve taç atıldığında daha 6 sn vardı.Neyse Cüneyt'in işlerine akıl ermezdi dün.2. yarı başladı Kalli maçı seyretti bu arada Zico gerçekten güzel müdahaleler yaptı takımına.Uğur-Semih değişikliği meyve verdi.Gökhan muhteşem bir gol attı.O golden önce ise yine savunmada 6 oyuncu geçip bencillik yapmayıp Kezman'a verse boş kaleye atacaktı Kezman.Skor eşitlendi ve Galatasaray biraz uyandı.Tabi Kalli'de uyandı.Nonda'yı sürdü sahaya.Ancak 75 de maçın en komik anı oldu.Gökhan 2. sarıdan kızardı.Tabi hakem bu arada eyyamın kralını yaptı sahada.Galatasaray'ın top oynamasını sık sık uydurma faullerle durdurdu.Uzatma anlarında oyuna geç alınan Nonda skoru belirlemede önemli rol oynadı.Savunmayı ters yakaldı ve Ümit özlenen golü attı.Sonrası ise curcuna.Lincoln sanırım Volkan'ın ailesinin hatrını sormuş.Volkan'da klasik bi anadolu çocuğu gibi tekmeyle karşılık verdi.Profesyonellik bu olmasa gerek.Neyse maç bitti.Sonrasında ise 2 tarafta haklı olarak hakeme öfkeli.Kahraman Cüneyt acaba neler düşündü bu maçta.Ama en güzel cevabı kalli verdi maç sonunda."Hakem bir ara beni ve Zico'yuda atacak sandım" dedi.
Ders alması gerekenler: Öncelikle Lugano biraz akıllansın sakin olsun.Her maç da hakemle oynanmaz.Sevillada aynı hareketlerin yarısını yapsa yine atılır.Kalli o ders almaz ders verir.Nonda o kadar süre kenarda duracak oyuncu değil.Volkan haklı görünebilir ama o hareket en az 5 maç gerektiriyor.Yapmaması gerekirdi.Lincoln o daha yeni çook şey öğrenecek bu ülkede.Ve kahramanımız Cüneyt onun öğreneceği birşey yok.Çünkü hiçbirşey bilmiyor.Şu güzelim derbiyi mahvetti.Ama fener'i ne şartta koşulda olursa olsun yenmek çok güzel.Çünkü 7 kişi kaldığımız zamanları hatırlıyoruz.
Not:Dün hakeme giydiren hırsız Nihat Özdemir daha 1,5 sene önce.Kadıköy'de 4-0 yendikleri Galatasaray maçı sonrası.Cüneyt Çakır'ın ne muhteşem bir hakem olduğunu söylüyordu.

Derbi Fotoromanı

Derbi zamanı

Bugün bizim derbi dışında 3 büyük maç daha var.Saatler ve kanallar şöyle:

21:30 Bayern Münih-1860 Münih ZDF Hotbird (Şifresiz)

21:30 İnter-As Roma Kanal 24

23:00 Barcelona-Valencia Kanal A

Özlenen maç

Nihayet geldi derbi günü.Derbi öncesi bi analiz yapmak istedim.Önce ev sahibi;
Galatasaray'da belki de şuan bile ilk 11 belli değildir.Çünkü Kalli'nin kafası iyice karıştı.Lincoln oynayacak mı? Nonda olacak mı? Sağ bekde kim oynar? Tamamı yerli takım mı çıksın? gibi sorular mevcut.Benim görüşüm Lincoln oynamayacak.Kalli maçın başında savaşmayı tercih etmeli.Lincoln gidişata göre girmeli.Zaten iki takım arasında ki fark da bu.fenerbahçe kontrollü oynamayı daha iyi yapıyor.Kalli'nin sağ bek tercihi merakla bekleniyor.Bakalım ne gibi hünerler yapacak.Geçelim deplasman takımına;
Fenerbahçe'nin Carlossuz oynayacak olması kuşkusuz dezavantaj.Bu maçlarda tecrübe çok önemli.Wederson beklenenden kötü performans gösteriyor.Solda Barış tehlike olabilir savunma için.İlk 11 belli Zico'nun.Kezman oynar arkada Alex,sağ da Deived solda Uğur yer alır.Onların arkasında Selçuk ve kara Mehmet.Defans zaten belli.Zico klasik sistemini bozmaz dengeli hücum etmeye çalışıp oyunu yavaşlatıp rakibinin uyuduğu anlarda Alex çıkacak sahneye.
Özetle iki takımında kaybetmemeye ihtiyacı olan bi dönem.O yüzden maç tansiyonu yüksek geçer.Erken gol olmazsa kısır geçmesi muhtemel bir maç.Neyse biz tadını çıkarmaya bakalım.

16 da 2 takım

ULEB Cup'da dün rövanş mücadeleleri vardı.Önce Telekom Kazan karşısına çıktıAnkara2da.Maça çok iyi başladı ilk yarı farkı 17 lere bile çıkardı.Ancak devre 12 sayı farkla bitti.26 sayı fark gerekiyordu.Ancak 2. yarı Telekom oyundan düşünce maçı bile zor kazandı.Olsun Kazan çok tecrübeli bir ekip.Sonra Beşiktaş maçı başladı İsrail'de 15 sayı fark vardı.Beşiktaş maça tutuk başladı ama vakit geçtikçe mücadele dozu da arttı.Sonuçta ortaya 20 sayı fark çıktı.Son sırada ise Galatasaray sahne aldı.İlk yarı 10 sayı gerilere düştüler.Ancak klasik sert savunmasını yapınca maçı 1 sayı farkla aldı.Fransa'da 69-69 eşitlik vardı.Ülker'i tebrik etmek lazım güzel yatırımlar yaptı sonucunda basketbola renk geldi.Dün Akatlar ve Ayhan Şahenk'deki atmosferler müthişti.Başkanlarda ne kadar önem verdiklerini maça gelerek gösterdiler.Eşleşmeler şöyle:

Beşiktaş-Kızılyıldız

Galatasaray-Granada

İnter-Roma

İtalya'da yarın biribirinden çekişmeli derbiler var.Juve-Torino ile oynayacak.Ama asıl sonucu merakla beklenen maç İnter-Roma arasında oynanacak.İnter namağlup ve 60 puanla lider.Roma ise 9 puan gerisinde.4 puan arkasında Juve var Roma'nın.İnter maçı alırsa şampiyonluk turunuda atar öyle bir maç.Roma Fiorentina'yı hafta sonu gidecekmi kalacakmı dedikodusu yapılan Cicinho ile devirdi.Anlamlı bi goldü bu.İnter ise Sampdoria ile 1-1 berabere kaldı.Yarın ki maç çekişmeli olacak.Totti'den patlama bekleniyor artık.Epeydir formsuz kaptan.Roma'nın kazanmaktan başka çaresi yok.Maç saat 21:30 oynanacak.Kanal 24'ten naklen ekrana gelecek.

Lazio-Roma

Derbi haftasına özel bir derbi fotoromanı.Tarih 10.12.2006 Lazio'nun son Roma galibiyetinin tarihi.Lazio o kadrosundan çok güç kaybetti.Roma ise daha da güçlendi.Güzel bir maçtı.Akıllarda ise Tottinin vahşice oynaması kaldı.Bir pozisyonda acımazsızca tekme bile atmıştı.Eee rakip faşist Lazio olunca olur bunlar.Ahh Di Canio ahh özledik senide.

Juve isyanı

İtalyan futbolunda mafyanın rolü yine kendini hisswttiriyor.2 sezon önce şike yaptığı için Seri B ye giden erken döndü.Ancak döndüğünde Seri A bıraktığı gibi değilmiş sanırım.Çünkü bu sezon 10-15 puanlarının hakemler tarafından çalındığını klübün resmi sorumlusu açık açık söyledi.Son maçlarında son dakikada aleyhlerine verilen penaltı biraz komikti.Bu sezon bu başlarına çok geldi gerçekten.İsyanda haklılar ancak bunu açık açık dillendirmeleri biraz abes.Belki de federasyon şike yapan Juve intikamını böyle alıyordur.Çünkü Seri C ye düşecekken yine aynı mafya ile B de kalmıştı Juve.

ÖZLEDİK BE SENİ

O'nun transferi klüp için Hagi'den sonra en büyük transferiydi.Herkesde büyük bir şaşkınlık hakim di.Avrupa'nın o yıllarda en büyük golcüsü(bunu tartışmak lüzumsuz ortalamalar ortada) Türkiye'ye ve son UEFA şampiyonuna gelmişti.gelişi gibi başlangıcıda rüya gibi olmuştu.Sanırım avrupa'da en çok gol attığı takım Real Madrid'dir.Süper kupa maçında da boş geçmedi 2 gol birden gönderdi filelere.Taraftarın gönlünü tamamen çaldı.Ligdede gollerine devam kendisne ağır eleştiriler yapıldığı bir hafta Erzurumspor'a tam 5 gol birden attı ve maç sonu demecinde şöyle dedi: "Ben yarış atı değil, golcüyüm"

Gerçektende golcüydü ilk yarı boyunca 18 maçta 17 golü vardı.Avrupa'da ise müthiş maçlar çıkarmıştı Rangers'a attı vole,Milan'a attığı süpürge vuruşu mükemmeldi.Ancak takım içinde bir türlü sevilemedi.Gerçi yabancı oyuncularla sorunu yoktu ancak yeni yeni parlayan Okan ve Emre kendilerinden çok ona sevgi gösterilmesini hazmedemiyordu.Hatta soyunma odasında kavga bile ettikleri söylendi.Tüm bunların sonucunda taraftarın göz bebeği Süper Mario takımdan ayrılmak zorunda kaldı ve koca bir 2. yarı fazla şans bulamadı.Böylece bir rüya başlamış ancak çok erken bitmişti.Ama onu küstürenler de takımı satıp Milano yollarına düşmüştü.Yarın derbi var ve şuana kadar hatırı sayılır asla unutulmayacak 3 derbi içinde olan Türkiye Kupası 2000-2001 sezonu kadıköy'de 4-4 biten maçta Jardel'in performansı geldi birden aklıma.SÜÜPER MARYOO JARDEL..JARDEL

NOT:Bu post Galatasaray resmi sitesinde Mario Jardel ile ilgili istatistik bulunamadığı İçin girilmiştir.Almaguer'in bile olduğu listede neden Super Mario'muz yok onu anlamak çok güç.

Gerçekten Benziyorlar

Küçüklüğümde bu iki takımın her zaman aynı badireleri atlatarak gittiğine inanırdım.Çünkü ikisinide tutardım.Son bir kaç yıldır bu inancım daha da arttı.Galatasaray'ın Gerets'li mucizevi şampiyonluğunun kopyasını Capello Madrid'e yaşattı.Bu takımların ortak yönleri bu haftalarda iyice arttı.Madrid sahasında 7 attı,Galatasaray'da Vestel'e 6.Madri Roma'ya yenildi ,Galatasaray Leverkusen'e.Tabi Madrid 5 yemedi ama yine de sürpriz bi yenilgiydi.Bu hafta ise iyice abartıp kendi sahalarında 2-0 yenildiler.Bir başka benzerlikte yenildiği takımların hocaları eski oyuncularıydı.Kasımpaşa'da Uğur Tütüneker,Getafe'de ise Laudrup vardı.Bakalım daha ne benzerlikler olacak.Tabi madrid kupadan elendi bakalım bu benzerlik Çarşamba günü gerçekleşecekmi.Yoksa biraz ayrı takılalım mı diyecekler.

İstikrarsızlık ve İktidarsızlık

Aslında bu maçı yazmak istemedim ama kelimelere dökmek bazen insna haz veriyor.Kallinin yanlışlarını yazmaya kalksak sayfalar yetmez.Bu işin onunla yürümeyeceği aşikar.Ancak Galatasaray'daki asıl sorun içerideki istikrarsızlık.Biraz açalım bu cümleyi;

Canaydın aday olmayacağını açıkladı birkaç gün evvel.Satır aralarında kalan önemli bir cümle var orada.Şöyle diyor Canaydın "Futbol şube sorumluluğunu tüm yetkilerle verdiğim kişiler adına camiadan özür dilerim".Güzel bir özeleştiri ancak bunu özeleştiri olmaktan çıkaran noktalar var.Aslında anlatılmak istenen dün Bahri Havadır'ın dediği gibi Polat'ın önünü kesmek.Haksızda sayılmaz 2 Adnan(polat ve sezgin) geldiklerinden beri sportif hiçbir başarı yok.Sezgin tez bile yaptı transferlerini.Tez ama nasıl bir tez olduğu ortada.Klübün en yüksek ücretini alan adam resimdeki gibi yerlerde sürünüyor.carrusca diye birisi var ki anlatılamaz bir oyuncu.Bouzidi söylemeye gerek yok.Birde barusso diye biri geldi.Adam pas vermekten çok şut attı kaleye.Mesafe önemli değil onun için.40 30 20 farketmiyor.Topu alıyor sonra doğru kaleye.Neyse işler çok kötü gidiyor ve bu kötü zamanda 2 kritik maç var.Bir anda ligde 4. ve kupadan elenmiş bulabilir kendine Galatasaray.Tabiri caizse teze devam ederler.

Not:Dün kü maçın en anlamlı görüntüsü alttaki resimde.Akif'in dizeleri gibi;

"Bir Hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor".ŞEHİTLERİMİZE LAYIK OLMAK DİLEĞİYLE.

İkili Delilik

Artık hayatımdan çıksan diyorum
Bu ikili delilik sona erse
İkimiz için de en hayırlısını diliyorum
Hiç olmamış gibi davranabilmeyi
Bu yok ediciliği anlayabilmeyi
Bir bilsen ne kadar yürekten istiyorum

LÜTFEN...Görmeyeyim seni
Bir yerlerde karşıma çıkma
Konuşmayalım, bakışmayalım
Ne olursun
Daha fazla tükenmeye takatim yok


Sanki bizi öğütmeye programlı gibisin
Aslında bakarsan insan olarak iyisin
Ama daha fazlasını isteme bizden yalvarırım
Biz bittik artık kalmadık
Biz bittik artık kalmadık

LÜTFEN...Görmeyeyim seni
Bir yerlerde karşıma çıkma
Konuşmayalım, bakışmayalım
Ne olursun

İşler kötü

O na antrenörlerin Don Kişot2u diyebiliriz.Hep zor takımları tercih etti ve çoğunda nispeten başarılı oldu.Ancak son 2 yılda işler kötü gitmeye başladı onun adına.Geçen sene herkesin methiyeler düzdüğü Antalyaspor son hafta ligden düştü.Bu sene ise vestel'in başına geçtiğinde takımın durumu bu kadar kötü değildi.Halbu ki bir çok transfer yaptı devrearasında.Hepside Manisa için kalburüstü sayılabilecek oyunculardı.Ancak durum pekde parlak değil.Bu haftadan itibaren seri yapamazlarsa işleri daha da kötüleşebilir.Bu hafta Trabzon'da işleri çok zor.Eğer Yılmaz hoca bu senede işi son haftaya bırakırsa küme düşer.Çünkü İstanbul'da Beşiktaş ile oynayacaklar.Sanırım onca diplomanın değeri kalmıyor artık.

İşte bu o

Hemen hemen her ciddi sakatlanan futbolcu ona gider.Ülkemizde ya da başka bir yerde bir futbolcu sakatlandı mı hemen onun ismi duyulur.Sanki bir sihirbaz gibi nakledilir herkese.İşte bu onun resmi.Kim mi bu;
Bayern Münih doktoru Wohlfahrt.

Hafta Sonu Program

22 Şubat Cuma
20.00 Denizlispor - Beşiktaş (Lig Tv)
21.30 Bochum - Hannover 96 (Ntv Spor)
23 Şubat Cumartesi
13.00 Kartalspor - Eskişehirspor (D Spor)
14.45 Birmingham - Arsenal (Fox Sports)
16.30 B. Leverkusen - Schalke 04 (Ntv)
17.00 Liverpool - Middlesbrough (Fox)
18.10 Caen - S. Etienne (Kanal A)
19.00 Fenerbahçe - Bursaspor (Lig Tv)
19.15 Newcastle - M. United (Fox Sports)
20.30 Heracles - Feyenoord (Business)
21.00 Valencia - R. Huelva (Ntv Spor)
23.00 Sevilla - R. Zaragoza (Ntv)
24 Şubat Pazar
13.00 Antalyaspor - Kocaelispor (D Spor)
13.30 NAC Breda - Ajax (Business)
14.30 Reading - Aston Villa (Fox Sports)
15.00 Trabzonspor - V. Manisaspor (Lig Tv)
15.30 PSV - De Graafshap (Business)
16.00 Sampdoria - İnter (Ntv Spor)
16.00 Roma - Fiorentina (24)
17.00 Tottenham - Chelsea ( Tv8 ) FA Cup Final
17.00 Blackburn - Bolton (Fox Sports)
18.00 B. Münih - Hamburg (Ntv)
18.00 A. Bilbao - Villarreal (Ntv Spor)
19.00 Galatasaray - Kasımpaşa (Lig Tv)
19.00 Toulouse - Marsilya (Kanal A)
20.00 Barcelona - Levante (Ntv Spor)
21.30 Milan - Palermo (24)
22.00 R. Madrid - Getafe (Ntv)
22.00 Bordeaux - Lille (Kanal A)

İlginç bir maç

Arsenal-Milan kurası çekildikten sonra sonucunu merak etmeye başladık.Çünkü gerçekten tezatların randevusu olacak.Arsenal Lehmann'ı çıkartırsak yaş ortalması 22.48 Milan ise 31.Arada epeyi bir uçurum var yani.Sanırım tek ortak noktaları kalelerini emektarla emanet edecek olmaları.Arsenalde 38 yaşındaki Lehmann Milanda ise 9 sezonda sadece 2 maça çıkan Firoi oynayacak.Dida ve Kalac sakat.Günün en güzel maçı olacak gibi.Bu maçı Sevilla ya tercih edenler CNN Türkten naklen izleyebilirler.

Liverpool devam eder

Dün akşam Liverpool yine klasik kusursuz maçlarından birni çıkardı.Avrupa'da bunu sık sık yapıyorlar ancak aynı konsantrasyonu ligde neden gösteremiyolar anlamak güç.18 yıllık bi hasret var sonuçta.

Dünkü maçta İnter'in nasıl renksiz bir takım olduğunu görebildik.0-0 a cıktıkları 1. dk dan belliydi.Ancak Rafa'da artık pabucun pahalı olduğunu anladı ve klasik sistemiyle kendini Rafa yapan sistemle oynadı.Tabi Aurelio-Riise seçimi yanlıştı.Liverpool'un oynadığı sistem Galatasaray'ı hatırlattı bana.Her alanda pres ve görünürde 2'li forvet ama gerçekte Torres tek ve Dirk sağa yakın yani Ümit Karan gibi.

Oynadığı her maçta atılamsını istediğim Materazzi yine şovunu yaptı.Bu adamı İnter tribünleri hala sevecekmi merak ediyorum.Çıkarken şu harekete bir bakın bu kadar itici olamaz kimse.Sadete gelelim Liverpool bu oyunuyla finale tekrar kavuşur.Çünkü Real Chelsea ve schalke onu zorlayamaz bu yollarda.Rafa dün kredi kazandı.Umarım Amerkalılar bunu görür.

Yılanlar sarmış

gürcan bilgiç denen densizin rezilliklerini saymakla bitmez.azizenin en büyük yalakalarındandır kendisi.bugünde adama konya-Galatasaray maçını yorumla demişler o yine maç yerine Galatasaray verip veriştirmiş.Yok mazlum edebiyatı yapıyolar gibilerinden.aynı şey fener in başına gelseydi neler yazardı kimbilir.Objektif olmak lazım.Gürcan bilgiç ne ise Galatasaray yazarı Ahmet Çakır da odur.Takım yazarı olmak farklı takım tutmak farklı şeylerdir.Otalığı yılanlar sarmıiş halimiz nicedir.Ama bu yılanlar beyaz dikkat edilmesi gereken konu da bu.

Darısı ABHAZYA ve OSETYA'ya

Balkanlarda bir kardeş devletimiz daha oldu.Gerçi kardeşdende öteler.Onlar biz,biz ise onlarız.Kosova futbolu hakknda bilgi topladım ancak hiç biri Kıvanç Koçak kadar olamaz.O yüzden ondan alıntı yapıyorum.

Sırbistan'daki Kosova özerk yönetiminin girdiği bağımsızlık yolunun, dünyanın son bağımsız devletinin ilanıyla noktalanmasına pek bir şey kalmadı. Yani zaman, geçmişin kanlı kalemini tutma zamanı değil; bir halk bağımsızlığını ilan etmek, kendi devletini kurmak üzere. Kosova Başbakanı eski UÇK (Kosova Kurtuluş Ordusu) gerillası Haşim Taçi, 17 Şubat'ta bağımsızlıklarını ilan edeceklerini açıkladı. Artık Kosova'nın da bir milli marşı, bir bayrağı olacak. Bir milli takımları ise zaten var!

1946'da kurulan Kosova Futbol Federasyonu'nun 2006 yazında milli takım oluşturma kararı alması üzerine milli takım teknik direktörlüğüne getirilen Edmond Rugova, Kosovalı bir Arnavut. Eski futbolcu Rugova; Agim Cana, Fenerbahçe'de de oynayan Fadıl Vokri, Fadıl Muriqi gibi futbolcularla birlikte KF Priştina takımının yıldız isimlerinden birisiydi. Uzun zaman Amerika'da yaşayan, Cosmos ve Kansas City'de oynayan Rugova, milli takımın oluşturulması çalışmaları üzerine Kosova'ya dönmekte tereddüt etmedi. Ancak en temel derdi, bağımsız bir devlet olmadığı için FIFA ya da UEFA nezdinde temsil edilemeyen Kosova'nın ancak dostluk maçları yapabilmesiydi.

Resmi olmayan ilk maçını 1993'te Arnavutluk'a karşı oynayan Kosova milli takımı, bağımsız bir ülkesi olmasa da resmi bir milli takım olarak sahaya ilk kez Ankara'da çıktı. 15 Haziran 2007'de Suudi Arabistan'a karşı oynanan maçı 1-0 kazandılar. Şimdilik oynadıkları son maç da o zaten. Kosova'da futbolun seyrinin geçmişine dair ise ferah ferah konuşmak ne yazık ki pek mümkün değil.

YASAKLAR, ÖLÜMLER…
Yugoslav Birinci Ligi takımlarından olan FC Priştina'nın 1989'da Proleter Zrenjanin (şimdilerdeki adıyla Banat Zrenjanin) ile yaptığı bir maçın sonunda çıkan karışıklıkta sahaya dalan Sırp polisi, 30 bin taraftarın önünde Kosovalı futbolcuları dövmeye başladı. Sıradan bir arbededen söz etmiyoruz, en basitinden Priştina kaptanı Gani Llapashtica'nın bacağının kırıldığı bir dayaktan söz ediyoruz! Aynı maçta birçok Kosovalı taraftar da gözaltına alındı, kötü muameleye maruz kaldı. Bu maçın/olayın bir dönüm noktası olduğu az çok belliydi aslında, zira hemen ardından önce Priştina'nın iç saha maçlarına daha sonra ülkedeki hemen hemen tüm statlara Kosovalı taraftarlar, üstelik sadece onlar değil Kosovalı sporcular da alınmamaya başlandı. Kuşkusuz işin arka planında bir direniş simgesi olmak motivasyonu daha baskındır ama Kosovalıların futbol sevgisi işi Sırpların ulaşamayacağı yerlere taşımaya götürdü.

Kosovalı gazeteci Driton Latifi'ye bırakalım sözü: "El altından malzemeleri temin eden Kosovalı futbolcular, Kosova Ligi'ni organize ettiler. Tutuklamalara, dayaklara, mahkeme kararlarına, Sırp polisinin maçları durdurmasına artık alışmışlardı. Birçok maç durduruldu, çok azında 90 dakikanın sonunda kazanmanın mutluluğu yaşanabildi. Maç takvimi ve oynanacak yerler son ana kadar gizli tutuluyordu, o kadar ki bazen biz gazeteciler bile maçları kaçırıyorduk. Takımlarını sadece Sırplardan oluşturan ekiplerin maçlarını sadece oyuncuların birkaç arkadaşı seyrederken; gizli yerlerde yapılan karşılaşmaları taşların, ağaçların üstünden, maçı izleyebilecekleri herhangi bir yerden seyreden 10 bin kişiye yakın izleyici görmek mümkündü."

Sadece yasaklamalar değil, ölümler de Kosova futbol tarihinde duruyor: Prizren'deki şehir stadına adı verilen Perparim Taçi gibi birçok futbolcu, yüzlerce Kosovalı sporcu Sırp paramiliter güçlerin elinde hayatlarını kaybetti ya da kendilerinden bir daha haber alınamadı.

KOSOVA DOĞUMLULAR MİLLİ TAKIMA
Lafı uzatmayalım Kosovalılar, futbol oynadıkları için "terörist" ilan edildikleri bir noktadan buraya geldiler. Bağımsızlığın ilanından sonra artık Rugova'nın uluslararası turnuvalarda kendini gösterebilecek bir takımı söz konusu olacak. Lorik Cana (Marsilya), Besnik Hasi (Cercle Brugge), Besart Berisha (Burnley), Mehmet Dragusha (Elversberg) gibi Arnavutluk milli takımında; Valon Behrami (Lazio) gibi İsviçre milli takımında; Shefki Kuqi (Fulham) gibi Finlandiya milli takımında oynayan Kosova doğumlu futbolcular kabul etmeleri halinde -FIFA'nın da oluruyla- Kosova milli forması giyebilecekler. Rugova, meselenin "milliyetçilik meselesi değil Kosovalı olmak meselesi" olduğunun altını kalın kalın çiziyor. Nitekim yine eski bir Fenerbahçeli olan Nikola Lazetic (Torino) ve Jovan Tanasijevic'i (Dinamo Moskova) de Sırp olmalarına rağmen, onlar kabul etmese de, milli takıma davet etti.

Sonuçta Kosovalılar, bayrağın kabul edilmesiyle birlikte muhtemelen şimdiye kadar giydikleri kırmızı-siyah formayı bırakacaklar; vize alamama gibi sorunları bitecek. Fakat şurası kesin ki, attıkları her golde, kazandıkları her maçta hayatlarını kaybeden sporculara, kardeşlerine, akrabalarına, arkadaşlarına da bir selam göndermiş olacaklar…
Başlıkda dediğim gibi darısı diğer kardeşlerimizin başına.Osmanlı tohumları yeniden filizleniyor...
.

İnce ayarlar

Yeni Fenerasyon göreve etkili başladı.1 haftadır ülkede cumartesi gününden itibaren ağır bir kar yağışı olacağı konuşulmaktaydı.Yani kar öyle aniden bastırmadı.Bu ülkede 2 Avrupa arenasına devam eden takım mevcut.Birinin maçı o kar fırtınası başlamadan önce Cuma günü oynatılıyor diğeri ise fırtınanın en şiddetli olduğu Pazar günü ve üstelik saat 19:00 da.Konya-Beşiktaş maçı vardı henüz üzerinden cok geçmedi saat 15 de oynanmıştı.Peki bu maçı hem 19:00 hem de Pazar günü oynatan zihniyet kimlerden akıl alıyor acaba.fenerbahçe yi Cuma günü aradan çıkarttılar ki kardan etkilenmesinler(bu kara son derece doğru).Maçlarıda Çarşamba günü.Galatasaray'ın ise Perşembe.Üstelik Almanya'da oynanacak.Neyse biraz düne dönelim.

***
Sahada temizleme çabası var ancak kar yağışı devam ediyor.Temizlenen yer yeniden karla kaplanıyor.Yani maçın oynanma ihtimali 0(yazıyla "sıfır").Ama fenerasyon yetkilileri Galatasaray yöneticilerinin telefonuna çıkmıyor.Kuralları öyle güzel biliyorlar ki.Saat 17:00 den itibaren maçın oynanması veya iptali hakeme ait.Telefonlara çıkmayan fenerasyon yönetimi birden hakemi arayıp yetkinin kendisinde oldugunu söylüyor.Gariban hakemimiz bir daha sahaya çıkıyor ve maçı erteliyor.En sonunda maç bugün saat 13:00 ertelendi ancak bugünde oynanmayacagına eminim.

***
Galatasaray klubü ve sporcuları Leverkusen maçına nasıl gidecekleri derdinde.Çünkü Konya'da kara yolu ve hava yolu kapalı.Ancak bu kuşku gereksiz.Çünkü Konya havaalanı askeri havaalanı statüsünde o yüzden uçak kalkabilir.Şu maçı Cumartesi öğlen saate alsalar ne olurdu acaba.Yoksa Galatasaray'ın 3 puan almaması için bu hesaplaramı girliyor.Başka bi seçenek gelmiyor akıllara.Çünkü fenerasyon istediği kararı alabilecek yetkiye sahip.Perşembe günü bildir kluplere maç Cumartesi 13:00 de.Bu kadar basit bi olay.

***
Umarız Galatasaray Perşembe gününden önce Almanya'ya giderde orada sakatsız belasız tam kadro maça çıkabilir.Ben olsam PAF takımı orada bırakıp asları İstanbula kara yoluyla Antalya'ya oradan Almanya'ya götürürdüm.Tabi Lincoln efendide bi zahmet edip Antalya'ya gitmeli.

Hafta Sonu Program

15 Şubat Cuma
20.00 Ç. Rizespor - Fenerbahçe (Lig Tv)
21.30 Schalke 04 - Wolfsburg (Ntv Spor)
21.30 Ajax - S. Rotterdam (Business)
16 Şubat Cumartesi
13:00 Boluspor - Diyarbakırspor (D Spor)
16.30 Karlsruhe - B. Leverkusen (Ntv)
17.00 Celtic - Hearts (Business)
18.10 Le Mans - O. Lyon (Kanal A)
19.00 Parma - Milan (Ntv)
19:00 Beşiktaş - Ankaraspor (Lig Tv)
19.15 M. United - Arsenal ( Tv8 ) FA Cup
20.30 Willem II - PSV (Business)
21.00 Espanyol - Sevilla (Ntv Spor)
23.00 R. Zaragoza - Barcelona (Ntv)
17 Şubat Pazar
13:00 Eskişehirspor - Antalyaspor (D Spor)
15:00 Ankaragücü - Trabzonspor (Lig Tv)
16.00 S. United - Middlesbrough ( Tv8 ) FA Cup
16.00 Kilmarnock - G. Rangers (Business)
18.00 Preston - Portsmouth ( Tv8 ) FA Cup
18.00 Villarreal - R. Santander (Ntv)
19.00 Monaco - Bordeaux (Kanal A)
19:00 Konyaspor - Galatasaray (Lig Tv)
21.55 Marsilya - PSG (Kanal A)
22.00 A. Madrid - A. Bilbao (Ntv Spor)
23.55 Boca Juniors - Argentinos Juniors (Ntv Spor) Bant

Futbol güzeldir

Zico dertli

Zico takımdaki yabancı oyunculardan kimi keseceğini kara kara düşünüyor.Edu-Lugano iklisi bozulamaz.Carlos-Deived-Alex garanti.Geriye 1 forma kalıyor ya Kezman yada yeni gelen ve takıma adapte olup Sevilla maçına daha diri çıkması gereken Maldonado'yu tercih edecek.
Denizin diğer yakasında 6 hakkından 1'ini bile kullanamayan takım,diğre yakasında 6 tane yetmeyen daha fazlasını isteyen bir takım var.Lig bunlar arasında geçecek gibi.Garip çok garip bi ligimiz var.

Sıra gidecekde

PSV daha önce yazdığımız gibi Peru'nun Club Alianza Lima takımından Reimond Manco'yu önümüzdeki yıldan başlamak üzere 5 yıl süreyle transfer etti.PSVnin Herenveen maçını tribünden izleyerek ısınmaya başladı bile.Mart ayında Ekvator'da düzenlenen 2007 Güney Amerika U-17 Şampiyonası'nda gösterdiği üstün performansla turnuvanın en değerli oyuncusu seçilen genç yetenek, U-17 Milli takım formasını toplamda 23 defa giymiş ve 8 kez fileleri havalandırmıştı.
----
Sene sonu Farfan'ı gönderme kararı alan PSV Farfan'ı aldığı takımdan bir Perulu daha alarak onun yerini doldurdu.Her transferi bir ders niteliğinde gerçekten.Seneye zevkle izleyeceğiz.
Daha önceki yazım burada: http://rovasata.blogspot.com/2008/02/manco-albarracin-reimond.html