Cuma, Ocak 28
Türkiye Kupası Kuraları
İstanbul BB - Kasımpaşa
Bir Transferin Hikayesi
Herşeyden önce size Beşir Atalay’dan bahsetmeliyim. Türk tarihini bir çok ilklerine imza atmıştır sayın “İÇİŞLERİ Bakanımız”. İçişleri Bakanı olmadan önceki geçmişi kısaca şu şekilde :
3 Kasım seçimleri sonrası kurulan Gül hükümetinde Milli Eğitim Bakanlığına getirilmek istendi. Ancak dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto yedi. Sonrasında ise Devlet bakanı olarak atandı. İçişleri bakanı olarak Milli Güvenlik Kurullarına katılan Atalay vakti zamanında ‘üniversitede irticai kadrolaşmaya’ gittiği gerekçesiyle soruşturma açmış ve 15 Aralık 1997’de de görevden almıştı. Atalay, Türkiye tarihinde YÖK tarafından irtica gerekçesiyle görevine son verilmiş ilk ve tek rektör. Öğretim üyeleri disiplin yönetmeliğine dayandırarak Beşir Atalay’ı görevinden almakla yetinmeyen YÖK, daha sonra Atalay’ın hiçbir üniversitede görev yapamayacağına karar vererek, ‘meslekten men’ cezasını uygulamaya koymuştu. Atalay ise o dönemde YÖK Başkanı olan Kemal Gürüz’le yollarını “Nasılsa bir gün görüşeceğiz” sözleriyle ayırmıştı. Atalay hakkındaki suçlamaların bir bölümü YÖK soruşturma dosyasına, ‘Üniversiteye Atatürk heykeli ve büstü koymamak, kadrolaşma hedefleri doğrultusunda bilim jürilerine mevzuat dışı işlemler yaptırmak, akademik kadroları naklen atamalarla doldurmak’ biçiminde girmişti. İçişleri Bakanı Prof. Dr. Beşir Atalay, bir dönem ANAR araştırma şirketinin yöneticiliğini de yaptı. Söz konusu şirket YİMPAŞ şirketler grubuna dahil. Prof. Beşir Atalay bir sosyolog olup doktora tez konusu ise ‘Radikal İslam’ İslam’ın kendisi olduğunu iddia eden bir tez çalışmasıdır. Atalay’ın İçişleri Bakanlığı’na atanması, bunun beraberinde neleri getireceği de merak ve tartışma konusu oldu.
Başlıkta ki transfer meselesine dönelim. Beypazarı Belediyesi Ankara siyasetinde tarihi özellikleri nedeniyle kritik bir yer tutar. Bu belediyeye sahip olmak bir takım artılar getiriyor olmalı. Zira bölge turistik olarak büyük gelişme göstermekte. Mansur Yavaş dönemlerinde büyük sıçrama kateden Belediye, Mansur Yavaş’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olmasıyla görevini bırakmak zorunda kaldı. Sonrasında ise göreve Cengiz Özalp geldi. İşte o Cengiz Özalp geçtiğimiz günlerde Akp’ye katılmak zorunda bırakıldı. Kendisine yapılan baskıyı Mhp İlçe Başkanı Ahmet Uzunoğlu yaptığı açıklama ile anlattı. Açıklama şu şekilde idi :
"Belediye Başkanı Cengiz Özalp AK Parti’ye geçmeden bir gün önce, belediye meclis üyelerini saat 10.30’da acil toplantıya çağırarak, ’İçişleri Bakanımız Sayın Beşir Atalay bu gece beni sabah saat 04.00’e kadar İçişleri Bakanlığının üç kat altında tutarak, üniversite yıllarımdan bu güne geçmişimle ilgili önüme bir takım belgeler koydu. Aile hayatımın biteceğini düşünerek bana bir kağıt imzalattılar. İnanın intiharı düşündüm, eşim ilaçları sakladı. Psikolojim yerinde değil. Onun için sizlerle konuşuyorum. Sizlerden gördüğüm destek üzerine şimdi Salih Kapusuz’u arayıp o kağıtları yırtmasını söyleyeceğim. Telefonlarımı kapattım. Bu saatten sonra AK Parti’ye geçmeyeceğim konusunda namus, şeref sözü veriyorum’ diye açıklama yapmıştır. Gecenin geç saatlerine kadar iki meclis üyemiz yanında bulunmuş, onlara da söz vererek, çocuklarının üzerine yemin etmiştir. Bunlara rağmen yaklaşık 7-8 saat sonra nedenini bilmediğimiz bir şekilde AK Parti’ye katılmıştır. Bu durum kendisinin her zaman arkasında olmuş olan Milliyetçi camiayı üzmüş, mağdur durumuna düşürmüştür. Kendisini esefle kınıyoruz."
Bu olayda basında yer bulmadı. Bulamaması da artık doğal geliyor. Bu zihniyetin kolu heryerde artık. Mide bulandırıcı bir iktidar ve onun kirli elleri.
Perşembe, Ocak 27
Adebayor Madrid'de
Kupa Kartalı!!!
Maçı içersinde iki takımda iki farklı görüntü verdiler. Öncelikle Beşiktaş mükemmel bir ilk yarı oyunu ortaya koydu oyununun meyvesinide 2 golle almış oldu. Herşey çok iyiydi ya ilk yarıda organizasyonlar, goller... Özellikle Q7'nin golü jeneriklik değil mi? Trabzon ise aklı kadıköyde bir havada, geride kalan, Yattara ve Alanzinho ile kontra yaparım belki atarım düşüncesindeydi...
Ağız İshali
Şenol dün akşam oynanan 2-1 beşiktaş'ın galibiyeti ile sonuçlanan maçtan sonra bu açıklamayı yaptı. Nedeni nedir merak etmekteyim. Son günlerde ağız ishalini tutulmuş öğretmen Şenol. Ders vermeye devam ediyor.
Çarşamba, Ocak 26
Kısa Kısa Futbol
- Trabzonspor'un tek handikapı kendisi gerçekten. Şenol Güneş'in başlattığı gereksiz polemik her puan kaybında önüne çıkacaktır. Camia olarak büyük olmak en büyük avantajdır şampiyonluk yarışında.
- Fenerbahçe sadece skor olarak iyiydi. Oynanan oyun sıradandı. Ayrıca oyuncularda ki stres kolay yapabilecekleri hareketleri yapmalarınıda engelliyor. Aykut bu sorunu çözebilecek kapasitede değil.
- Transfer şampiyonu Beşiktaş ise 5 golle başladı. Bu akşam kupa maçında Trabzonspor önünde gerçek bir teste tabi olacaklar. Hepsinden öte çok zevkli bir mücadele bizi bekliyor. Oynarsa Jaja kilit isim olur maçta.
- Kayserispor her geçen hafta daha oturaklı oynamaya başladı. Gelecek sezon için iddialı olabilirler. Amrabat transferi çok büyük bir iş onlar adına.
- İspanya'da Barcelona yarışı önde bitirecek büyük ihtimal. Bu hafta Hercules deplasmanında intikamlarını almaya çıkacaklar. Sezonun tek mağlubiyetini evlerinde Hercules karşısında almışlardı. Real Madrid ise Adebayor transferi ile hem ligden hem şampiyonlar Liginden uzaklaştı.
- Villarreal'in yüksek formu gözlerden kaçmıyor. Keza Valencia'da oyununu geliştiriyor. Barcelona'nın büyük katkısı var diye düşünüyorum.
- İngiltere'de Ferguson şov yaşanıyor. Kadrolara bakıldığında rakiplerinin çok gerisindeler ancak sistem futbolu oynayınca sonuç mükemmel oluyor. Bu sezon şampiyon olurlarsa Berbatov'un ücretini gözden geçirsinler.
- Chelsea yavaş yavaş toparlanıyor. Sezon sonuna doğru fit olacakalr ancak şampiyonluğun çok uzağındalar. City ise Mancini ile bundan fazlasını yapamaz. Arsenal artık bi karar vermeli. Ya yıldız transferi yapıp şampiyon olacaklar. Ya da sürekli kupa peşinde koşan acnak kazanamayan takım olarak kalacaklar.
- Ayrıca Arsenal sağlık ekibininde değişmesi gerekiyor. Bu kadar çok sakatlık yaşamalarına anlam veremiyorum.
- İtalya ligi kendini bulmaya başladı. Gündüz maçları bizim ligimzidede oynansın. Saat 13:00 oynanan maçın tadı başka oluyor.
- Milan'ın Van Bommel transferi yerinde bir karar.
Diablo
Salı, Ocak 25
O An
NE İÇİNDEYİM ZAMANIN
Ne içindeyim zamanın,
Ne de büsbütün dışında;
Yekpare, geniş bir anın
Parçalanmaz akışında.
Bir garip rüya rengiyle
Uyuşmuş gibi her şekil,
Rüzgarda uçan tüy bile
Benim kadar hafif değil.
Başım sükutu öğüten
Uçsuz bucaksız değirmen;
İçim muradına ermiş
Abasız, postsuz bir derviş.
Kökü bende bir sarmaşık
Olmuş dünya sezmekteyim,
Mavi, masmavi bir ışık
Ortasında yüzmekteyim.
Ahmet Hamdi TANPINAR
Pazar, Ocak 23
Işığı Gördüm...
Galatasaray 1-0 Sivasspor #Sular Durulurken
Hagi maça Sabri-Cana-Servet-Hakan dörtlüsü ile başlmayı tercih etti. Bu beklenendi fakat Barış-Ayhan-Culio-Emre-Yekta beşlisi ile mantelitesini belli ediyordu. Sakatlıkların ve Asya kupasının etkisi ile kaliteli bir kadro ile maça çıkmak nasip olmadı. Maç içerisinde bu kalite eksikliği nedeniyle zorlanma yaşandı. Pozisyon üretmekte çok çok zorlandı takım. Nitekim atılan tek golde Servet'in ekstra katkısının sonucudur. Maçın kazanılmış olmasından dahada önemlisi yeni oyuncuların verdiği ümitlerdir.
Yekta; bonservis olarak fazla bir ücret ödensede topa sahip olma, topu olumlu kullanam ve en önemlisi gol bölgesine sızma özellikleri kendini diğer oyunculardan farklı kılıyor. Zamanla daha da iyi olacak ve en önemlisi çevresindede kaliteli isimler bulursa etkinliği bir kat daha artar.
Culio ; bu maçtan önce bir çok kez izlesekte lig maçında görmek daha farklı oluyor. Fiziki yetersizliğini zeka ve tekniği ile kapatmaya çalışan bir oyuncu. Şuan ki takım ve oyuncu profili içinde kendine yer bulması kolay fakat bir üst kademe futbolda eksiklikleri ortaya çıkıyor. Yine de devre arası için güzel bir tercih.
Stancu ; kısa süre içerisinde özgüvenini ve tekniğini gösterebildi. Bir kaç maç sonra ne verebileceğini daha net görebileceğiz.
Bu maçın kazanılmasında Cana ve Sabri'nin özverili oyununda katkısı çok. Bu iki oyuncu diğerlerine örnek olmalı. Futbol çok zor bi oyun değil. Kaliteden önce yürek daha ön planda ligimizde. Hagi ve Tugay'da bunu çok iyi özümsemişler. Transferler ve kararlar hep bu yönde şu ana kadar. Ancak bir Misimovic bugün çok farklı hale getirebilirdi bu maçı. Haftaya Bursa deplasmanında Cana'nın yerine Hakan Balta'nın geçeceğini ve İnsua'nın sol bekte yer bulacağını düşünüyorum. Ayrıca Pino'nun dönüşüde olumlu etki yapacaktır.
Bu sezon için kaybedilecek hiçbir şey yok. Ancak kazanılması gerekenler çoğunlukta. En önemlisi ise Galatasaray kimliği ve kazanma alışkanlığı. Son 16 haftada bunun için savaşılmalı. Türkiye kupasıda mutlaka kazanılmalı.
BİZE (TRABZON DAN) BASKA HERYER TRABZON
Cuma, Ocak 21
Nerede Kalmıştık
Salı, Ocak 18
Çekin Kirli Ellerinizi
Bugün Hürriyet gazetesinde yer alan iki yazı son yılların spor açısından özeti niteliğinde. Yılmaz Özdil ve Kanat Atkaya kendilerine has üsluplarıyla gündemi değerlendirmişler.
Akp ikitidarında kirlenmeyen mecra kalmadı. Alenen herkese kafa tutmaktalar. Devletin yapmakla yükümlü olduğu görevleri dahi lütuf olarak görmektedirler. Son olarak Galatasaray'a yaptıkları restleşme yenilir, yutulur cinsten değil. Ancak Adnan Polat ve güruhu yalakalıktan Galatasaray yapılan saygısızlığı göremiyor bile. TÜRKİYE Futbol Federasyonu henüz Galatasaray - Sivasspor maçının oynanacağı stadı dahi açıklayamadı. Baskı altına almadıkları kurum kalmadı sanırım. Spor yerine siyaset yazmaktan bıktım ancak yazmamış olmakda vicdani rahatsızlık veriyor.
Cumartesi, Ocak 15
TT Arena Açılırken
Açılış maçı ise 20:45 de Ajax ile yapılacak. Bu maçın yayınınıda Galatasaray taraftarının en az %75 i izlemeyecek. Evet böyle bir açılış olacak.
Açılışa eminim ki Galatasaray taraftarı olmayan fakat zengin yada gazeteci kimliği ile çağırılmış binlerce kişi vardır. Bu kişiler bu açılışta bulunacak ancak gerçek Galatasaraylılar bir tek görüntü dahi göremeyecek.
İşte böylesine bir açılış oluyor bu gece. Açılışa Galatasaraylı olmayan binlerce kişi gidiyor, maç ise şifreli kanaldan yayınlanıyor. Ne diyelim kendi oluşturmaya çalıştıkları Galatasaray taraftarı ile kutlasınlar açılışlarını. Çok değil 16 ay sonra bu stadda maç izleyemeyecek durumda olacaklar.
Çarşamba, Ocak 12
Veda
“Bilirsiniz ki her insanın ayrı bir huyu, ayrı bir karakteri olduğu gibi, her futbol takımının da kendine has bir karakteri vardır.Biz sizlere burada Galatasarayımız’ın huyunu suyunu açıkça ve iyice anlatabilirsek, onu adamakıllı tanıyıp, inşallah senelerce dost geçinirsiniz. Galatasaray bir his takımıdır. Renklerine aşık birbirlerine seven futbolcuların takımıdır. Galatasaray feragat (vazgeçiş) ve fedakârlıklarla çalışacak futbolcuların takımıdır. Galatasaray şımarıkları, kendini beğenmişleri, yalnız kendini düşünenleri sevmez. Kısacası Galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır.”
Salı, Ocak 11
Elveda Ali Sami Yen
Bugün Ali Sami Yen'de son maç oynanacak. Galatasaray taraftarı ise bu mabedi asla unutmayacak. Son yıllarda başarısız sonuçlar alınsa da orası gerçek bir "Cehennem" kalmayı sürdürecek. Ali Sami Yen atmosferini yaşamış olmak büyük keyifti. En görkemli anlarda orada olmak ise anlatılmaz. o atmosferi yaşamış kişilerden bazılarının yorumları şöyle :
Johan Neeskens: “Biz Barcelona'da 100 bin kişinin önünde maça çıkıyorduk. Ancak Ali Sami Yen'de öyle bir atmosfer oluyor ki, sahaya çıkıp biz de oynamak istiyoruz!”
Kezman: "Biz zaten o stadtan galip çıkabileceğimize inanmıyorduk."
Maldini: "Kimse bana burda 25 bin kişinin olduğuna inandıramaz"
P.Nouma: "Bana hep Ali Sami Yen'den bahsettiler"
HAGİ: "Bu seyirci ölüyü diriltir''
TF1 Fransiz Tv: " Paris Ali Sami Yen cehenneminden nasıl cıkacak"
Corriara Della Sport: "Milan, Dikkat Et Orası Hala Cehennem'
Davids : (Juve macından sonra) : "Bizde böyle taraftar olsa hiçbir takım karşımızda duramaz"
Leeds'li Futbolcular : "Hello hell,We're Leeds United"
Berliner Morgenpost : "Futbolun sadece futbol olmadigini Ali Sami Yen Stadinda anladim"
Collina : "bu cehennemi çok seviyorum"
Almanlar: Hexenkessel(Cadikazani) ,
Höhle des Löwen (Aslanin Magrasi)
Tuttosport: "Yine Cehenneme Gidiyoruz"
La Gezetta: "Şeytanın Evi"
Elveda Sami Yen
Cuma, Ocak 7
Tamamiyle Sistem
Stad: Antalya Mardan
HAKEMLER: Deniz Ateş , Salim Duran , Cüneyt Taner
TRABZONSPOR: Onur, Tayfun, Giray, Glowacki, Cale, Serkan, Sezer, Engin, Yattara, Umut, Burak Yılmaz
SCHALKE 04: Neuer, Matip, Papadopoulos, Metzelder, Zander, Edu, Moritz, Kluge, Draxler, Raul, Huntelaar
YEDEKLER: Schober, Encudero, Plestan, Rakitic, Farfan, Pender, Jendrisek, Deac
Tayfun,Giray,Glowacki,Cale 4lusunun onunde Serkan,Sezer,Engin ve Burak Umut , Yattara ile uclusu ile
alisildik 4-3-3 le maca baslayan Trabzonsporda . bu oyuncular veya oyun yerleri degissede 4-3-3 sistemi hic degismeden ve siritmadan biten bir macta
Maca oyun kontrolu elinde baslayan Trabzonspor'da Yattara'nin muhtesem oyununa konsantre olunmusken ortasahada ki mucadele sonrasinda ataga destek vermek icin cikan Tayfunun harika golu ile 1-0 onde kapadigi ilk yarida goze carpanlar; Engin in kalitesi, Serkan'in dinamizmi ve Cale nin muhtesem oyunu oldu.
asdfghjjk
.. ikinci yarida Serkan solbeke gecti.. Tayfun un yerine oyuna giren Ceyhun orta 3 lude yeri alirken. Muhtesem perfonmans sergileyen Yattarada hocasi tarafindan ( bu kadari yeterli dercesine ) yerini Baris Atas'a birakti. Glowachki 'nin yerine M.YUMLU yu da katarsak.. macin son 15 -20 dk sindada Engin-Z.Yelen , Cale - M.CAKIR , Umut - Ferhat degisiklikleri ile forma sansi bulmayan oyuncu kalmamis oldu..
Umut un yerine kayan Burak dan sonra ileride sol kanatta Ferhat M.CAKIR'in girmesine kadar basarili bir perfonmans sergileyip daha sonra Cale nin pozisyonunu devraldi..
2.Yari Trabzonspor adeta rakibine adeta top gostermemesi mac sonu %67 nin ilk yariki ortak futbolun ustunde bir degere ulasmasini sagladi..
ikinci yarida en cok dikkat ceken taraflardan biride Burak in muhtesem cikislarinda aldigi guzel toplarin yan hakem tarafindan 4 kere kesilmesi ( Alman spikerin bile en sonunda sinirlendigi anlardi )..
bu macta Broozek kardesler yani sira, kacaklar Colman-Alanzinho-JAJA uclusu Senol hoca tarafindan kadroya alinmadi..
Perşembe, Ocak 6
TRABZONSPOR-W.BREMEN
Stad: Antalya Mardan
HAKEMLER: Burak Astar, Hanifi Vurucu, Barış Akdemir
TRABZONSPOR: Tolga, Tayfun, Giray, Mustafa, Cale, Yattara, Barış, Sezer, Engin, Zafer, Umut
YEDEKLER: Onur, Ceyhun, Serkan, Ferhat, Burak, Glowacki
WERDER BREMEN: Mielitz, Arnautovic, Fritz, Marin, Hunt, Prödl, Frings, Pizarro, Mertesacker, Schmidt, Bargfrede
YEDEKLER: Wiedwald, Avdic, Silvestre, Thy, Balogun, Testroed, Ayik
Trabzonspor maca Gıray, Umut, Cale, Engin dışında daha çok yedek soyunan Yattara haricinde 18 e bile girmekte zorlanan oyuncularla başladı.. Ofans ve defans anlamında sezon içi kadro için çokda sırıtmasada takımın işleyen mekanizması Selcuk-Colman + JAJA uclusunun yerinde Barış-Sezer-Zafer YELEN 3 lüsünün ne yapabileceğini tüm trabzonsporlular çok merak ediyordu..
özellikle ZaferYELEN tüm Trabzonspor'luların dualarını alarak başladığı karşılaşmada malesef hayal kırıklığı yarattı.. Ama malum 2.5 yıl futboldan uzak kalmak kolay olmasa.. ikinci devre yerini Ceyhun'a
Senol Ö Ğ R E T M E N
Fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldiğini dile getiren Güneş 'Babam ve
- 'ÜLKE FUTBOLU BÜYÜK AŞAMA KAYDETTİ'-
Türkiye'nin sosyal, siyasal,
'Ülke futbolunun çok büyük aşama kaydettiğini söyleyebilirim. Çocukluğumuzda olan
- MADEN İŞÇİSİ ELDİVENİ İLE KALECİLİK-
Kendi dönemlerinde başta
- 'TOKLAR VE ZENGİNLER OYNUYOR, FAKİRLER SEYREDİYOR'-
Günümüzde futbola olan yatırımın çok büyük olduğunu anlatan Güneş, 'Eskiden biz antrenmanda çorap alabilmek için yalvarıyorduk, vermiyorlardı. Sayılı olarak geliyordu. Şimdi sponsorlar her şeyi veriyorlar, ama biz
- 'EĞİTİM ARTMALI'-
2002 Dünya Kupası öncesinde başına geçtiği (A) Milli Takım'ın dünya sarılamasında 30. olduğunu söyleyen Güneş, 'Sonra 7. sıraya kadar
2002 Dünya Kupası'nda milli takımın elde ettiği üçüncülükten sonra, 'Dünya futbolunda 3. olduk, ama futbol ülkesi olarak 3. olmadık' dediğini hatırlatan Güneş, şunları kaydetti:
'Kupadan sonra antrenör toplantıları yapıyorduk, Türk futbolunun ekolüyle ilgili olarak neler yapabileceğimizi
- 'TÜRK İNSANINA FIRSAT VERİN DÜNYAYI AYAĞA KALDIRIR'-
Şenol Güneş,
Türkiye'de sorunlara yönelik çözümler üretilmediğini savunan
- YAPILMASI GEREKENLER-
Türk futbolunun ilerlemesi için sorunların üzerine gidilmesi ve
'Bu transfer sistemiyle futbolun daha ileriye gideceğini düşünmüyorum. Bosman kurallarıylaOyuncu hakları korunurken, kulüpler ve yöneticiler yanlış yola giriyor. Kulüpler batarsa futbol iyice batar. Çünkü kaynakları biten bir kulüpte
- 'HAKEMLER EN GÜÇLÜ HALKA KONUMUNA GELDİLER'-
Şenol Güneş, Türk hakemlerin hızlı bir değişim sürecinden geçtiğini dile getirerek, 'Eleştirdiğim tarafları var, maçta hatalar yapıyorlar, doğrudur.
- 'HİDDİNK'E KARŞI
Şenol Güneş, (A) Milli Takım Teknik Direktörü Guus Hiddink'e karşı yürütülen bir
Kendisinin de milli takımın başında bir Türk hoca olmasını tercih ettiğini anlatan Güneş, 'Hiddink'e karşı bir soğuk savaş var, bunu hissettim. Ben de yabancı bir hoca yerine yerli birinin gelmesini isterdim. Ama geldi, bitti bu. Şimdi nasıl birlikte çalışabileceğimiz
- 'BİREYSELLİKLERİ ÖNE ÇIKARTMAMIZ LAZIM'-
Şenol Güneş, günümüzde dünyada takım Oyunu olgusunun çok konuşulduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Geçmişte bireysel oynayan Oyuncu çok fazlaydı. Şimdi takım Oyunu çok oynanıyor. Ama şimdi bana göre takım Oyunu içerisinde
- 'ŞAMPİYON OLDUĞUMUZDA TEKNİK DİREKTÖRLÜĞÜ
(A) Milli Takım eski teknik direktörlerinden Mustafa Denizli'nin de yer aldığı panelde, teknik direktörlüğü ne zaman bırakacağına yönelik bir soru üzerine Güneş, 'Hoca (Denizli) ne zaman bırakırsa, ben ondan sonra bırakırım, kendimi sağlama almak istiyorum. İkincisi, antrenörlük
'Trabzonspor şampiyon olmazsa görevinizden uzaklaştırılır mısınız' sorusu karşısında Şenol Güneş, kulüplerle teknik direktörlerin imzaladıkları sözleşmelere sadık kalması gerektiğini dile getirerek, 'Bir kulüpte
Çarşamba, Ocak 5
Kazım Transferi Üzerine
Lincoln, Jo, Keita, Misimovic'in günahı neydi ?
Galatasaray'ın yıllardır övündüğü ruhu ve geleneği şimdi nerelerde ?
Ayrıca Hagi bu transfer ile geçici bi süre o koltukta oturacağınıda belgelemiştir. TT Arena stadına Colin Kazım sarı kırmızı forma ile çıkacak ya geri kalan herşey boş. Zamanında Fatih Terim, Abdullah Ercan'a o formayı layık görmüştü ve sonu çok kötü bitmişti. Kazım ve Hagi içinde aynı şeyler geçerli olacaktır. Özellikle Kazım çok tepki alcaktır ancak yapısı gereği soğukkanlı olmayı başarır. Serdar ve Aydın gibi isimlerden sonra o böglede daha iyi bir alternatif. Fakat düşündükçe yine başa dönüyorum. Keita, Lincoln, Jo, Misimovic gibi isimler gönderilip Kazım alınıyorsa bu işte büyük yanlışlıklar var demektir.
Galatasaray gibi bir camiayı yerlerde paspas kıvamına getiren Polat ve kurmayları şimdiden yiyecekleri tokatları düşünsünler. Kuyusunu kazmak, Bindiği dalı kesmek deyimleri üzerlerine tam oturuyor. Transferin duyuruluşu bile herşeyi açıklıyor. Utanarak yapılan bir transfer olduğu araya sıkıştırılan satırlardan belli :
Duyuru
"Profesyonel futbol oyuncusu Berk İsmail Ünsal ile 2010-2011 sezonunun ikinci yarısından başlamak üzere 2012-2013 futbol sezonu sonuna kadar sözleşme imzalanmıştır."
"Galatasaray Profesyonel Futbol Takımı oyuncumuz Anıl Dilaver'le olan sözleşmemiz 2014-2015 futbol sezonu sonuna kadar uzatılmıştır. "
"Profesyonel futbol oyuncusu Kazım Kazım ile 2010 -2011 sezonunun ikinci yarısından başlamak üzere 2013-2014 futbol sezonu sonuna kadar sözleşme imzalanmıştır."
Oyuncumuz Kazım Kazım'ın bu akşam Galatasaray'ın Antalya'da süren kampına katılması bekleniyor.
Galatasaray Sportif A.Ş.