Çarşamba, Ağustos 1

Spor Ülkesi Olmak

Bu yazı 4 sene önce pekin olimpiyatları sırasında bu blogda yazılmıştı. Hala geçerliliğini koruyor olması utanç verici.

Küçüklüğümde unutamadığım olaylardan biridir Badmington.Eniştemin olan o Badmington topu ve raketini görünce anında vurulmuştum.Fransa'da yaşarken almış depoya atmıştı.Nede olsa tenis severdim.O yıllarda olan Sampras-Beckerçekişmesini, toprak kort ve çimde yapılan maçları öğle sıcağında TRT'den izlerdim.Sürekli içimde bir tenis tutkusu vardı.Birgün oynamak ümidiyle hayal kurardım.İlkokul yıllarında hep bir tenis sahası arardım.Tek gördüğüm yer 1. köprüden karşıya geçerken Anadolu tarafında olan köprünün ayağının yakınındaki bir sahaydı.

Badmington topu ve raketiyle haşırneşir olmuştum iyice.Taki evin karşısındaki parka gidene kadar.Badmington topunun o akıl almaz halini gören herkes etrafıma toplanmıştı.Bu çocuk uzaydanmı geldi acaba diye bakanlar vardı.Raket ise tenis raketi gibi değil uzun bip sopaydı onlar için.Topa her vuruşumda çevreden gelen " O ne öyle püsküllü püsküllü" seslerini duyar olmuştum.Akşam eve gidince kendimi garip hissetmiştim.Bende bi yanlışlık olduğunu sandım.Ama Badmington topu sektirmekten kendimi alamıyordum.Dikkat ederseniz oynarken demiyorum sektirirken diyorum.Çünkü oynamak için bir saha yoktu.Kuzenimle arada karşılıklı havadan topu birbirimize atardık.Tabi ki rüzgarsız günleri beklerdik bunun için.Topada sert vurmazdım.Çünkü elimdeki tek toptu.Ona birşey olsa yenisini nerden bulacaktım.

Bir gün yenisini almayı kafama koymuştum.Üsküdar'a gidip eski adı Netspor olan mağazaya girdim.Badmington topu dedim.Ama yaşlı amca bana bakıyordu.Tezgahtan masa tenisi topunu çıkarttı bana gösterdi.Birşey diyemedim kendime kızdım neden topu yanımda getirmedim diye.Boynu bükük eve döndüm.Yaz tatili bitmişti artık.Havalar sertleşiyordu giderek.Top sektirdiğim günlerin sayısı azalmıştı.Rüzgar ve yağmur izin vermiyordu.Giderek soğuyordum ve sinirleniyordum.Neden bu sporu yapabileceğim yada bu spor hakkında fikir alabileceğim bir yer bir salon yoktu.O şiddetle birgün topu hızlıca duvara vurdum.Plastik olan top artık dayanamamıstı.Topun dengesi kaçmıştı artık.Havadan yere yamuk düşüyordu.Ve haftalar sonra bırakmıştım artık zevk vermiyordu yamuk topla oynamak.Topta bulamıyordum oynayacak.Böylece bir kariyer başlamadan bitmişti.Kaybeden benmiydim yoksa başka birşeymiydi bilemiyorum.

Bunları yaşamış birisi olarak Olimpiyatlarda neden başarısız olduğumuzu daha net anlıyorum.Spor anlayışımız Futbol, Basketbol birazda voleybol ülkemizde.Bu yüzden Olimpiyatlara bu kadar az sporcu gönderiyoruz.Benim Badmington oynayabileceğim bir salon yada Mehmet'in Curling yapabileceği tesisler olsaydı bugün daha fazla sporcuyla bu oyunlarda temsil edilebilirdik.O yüzden ne zaman Badmington seyretsem aklıma anılarım gelir.

Hiç yorum yok: