İnsan geleceğiyle ve kariyeriyle ilgili verdiği kararda tamamen hürdür.Ama bunu yaparkende biraz ince eleyip sık dokuması gerek.Günlerce süren tartışmalar sonunda,yok opsiyondu yok menajeriydi derken Aurelio Betisli oldu.İmzayı attığı anda ilk düşündüğüm ve söylediğim cümle "Geçmiş olsun marco" idi.Çünkü hiçte doğru bir tercih olduğunu düşünmüyorum.Şu şekilde düşününce gayet doğru bir seçim:İspanya,La Liga ve bir Brezilyalı.Aurelio, Brezilya mentalitesiyle düşündüğünde uçarak gitti İspanya'ya.Ama ortada birde Betis gerçeği var.Bünyesindeki hiçbir yıldızı yada yıldız adayını,tabiri caiz ise Çin eziyetine tabi tutmadan bırakmadı,bundan sonrada bırakmaz sanırım.Eğer Aurelio Betis'i sıçrama tahtası olarak görüyorsa,hayatının hatasını yapmış durumdadır.Hem kulüp hemde zalim başkanı ona da bu eziyeti yapmaktan zevk duyacaktır.Bahsettiğim durumun taze örnekleri ise mulumunuz Joaquin ve tabiki Denilson.Aurelio,imzayı atmadan keşke hiç olmazsa Denilson'la iki kelam etmiş olsaydı bu konuda.İnsanın başka takımmı bulamadın diyesi geliyor ama dediğimiz gibi ;karar kendine ait.bize düşen"yolun açık ola " dan başka bir cümle değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder