Pazartesi, Kasım 9

Beşiktaş Değerlendirmesi

Beşiktaş hakkında uzun süredir yazmayı istiyodum ancak bi türlü vakit bulamadım. Birkaç şey söylemek istiyorum. Çevremde çok sayıda Beşiktaşlı var ve hemen hemen hepsi çifte kupa kazandıktan sonra bile Denizli ve Demirören’e destek vermiyorlardı. Sanki bu sezon başındaki o kötü performansı bekliyorlardı. Sene başında takıma Ferrari, Fink, Tabata, İsmail gibi isimler katıldı. Denizli bu transferleri yaparken kafasında nasıl bir oyun sistemi tasarladı bilemiyorum. Ancak her maçta değişik denemeler yaptı diyebiliriz. Sene başında 4-4-2 oynayacağının sinyallerini veren takım her maça değişik bi dizilişle çıktı.

Son Trabzonspor maçı ise belkide ülkemiz adına ilklerin yaşandığı bir geceydi. Bu kadar mahkum bir oyunu en son Liverpool’da oynamıştır sanırım. Ligde bu kadar silik futbolu gördüğümü hatırlamıyorum. Geçen sene Ali Sami Yen’de oyunun bi dönemi sürklase olmuşlardı fakat toparlanmayı başarmıştı Denizli’nin ekibi. Ben Beşiktaş’ın ne oynadığını b,r türlü çözümleyemiyorum. Takım atağa çıktığında eminim futbolcular ne yapacağını dahi bilmiyordur. Topu kanatlaramı yoksa başka bir şekildemi hücuma çıkartacakları konusunda bir fikir sahibi değiller.

Atılan gollere baktığımızda ya bireysel bir hareketle oluyor yada karambolden gol buluyor genelde Beşiktaş. Ernst o ekstra vuruşu yapmamış olsa ve maç golsüz bitmiş olsa bugün basında nelerin yazılacağını az çok tahmin edebiliriz. Ya da Trabzonsporda Umut biraz daha şanslı olsaydı. Kolay pozisyonlardaki vuruşları gol olsaydı Beşiktaş beklide acı bir mağlubiyetle bitirecekti bu maçı. Sadece bu maç değil elbette Denizlispor önündeki tek gollü galibiyet, Kasımpaşa karşısında oynanan o mahkum futbol, Eskişehir, Ankaragücü önündeki yine tek gollü galibiyetler. Gol yememe konusunda başarılı olduğu istatitiki bi gerçek. Ancak takım olarak bir başarı değil bu. Defans bölgesinde Sivok-Ferrari uyumu, Ernst’in takıma katkısı ve kalecilerinin günlük üstün performansına bağlı bu başarılar. Trabzonspor maçında anladığım kadarıyla 3 lü savunma kurgusu denendi.


Beşiktaş kazandığı maçlarda bir türlü ağırlığını ortaya koyamıyor. Rakibi bunaltacak bi baskı kuramıyor. Rakip kim olursa olsun (Trabzonspor maçı hariç) ezilmiyor ancak verimli oynamayı başaramıyor. Denizli her maçta farklı kişileri farklı yerlerde oynatmayı deniyor. Ekrem’den orta saha, Bobo ve Yusuf’tan kanat oyuncusu yapma denemelerinden vazgeçmeli artık. Bazı kaprisleri yüzünden bazı oyunculara şans vermiyor. Özellikle Batuhan bu konuda çok mağdur. Ben eminim 3 hafta sürekli oynatılsın bu takımın en verimli forveti olur. Tamam ben Denizli’den daha çok bilmiyorum ancak görülen sıkıntılar var. Bu kadro bu kadar zor gol atıyorsa sorunu oyunculara yıkmak anlamsız. Ayrıca Demirören yönetimi beklide hiçbir antrenöre vermediği transfer yetkisini tamamen Denizli’ye bıraktı. Bugünkü kadro tamamen onun eseridir. Bu konuda diyeceği tek bir şey dahi olamaz. Önümüzdeki günler Beşiktaş taraftarı adına sıkıntılı geçecek gibi. Fenerbahçe ve deplasmandaki ManU maçları önemli bir deneyim olacak. Beşiktaş taraftarına şimdiden bol sabırlı günler diliyorum.

Hiç yorum yok: