Pazar, Ekim 17

Beşiktaş 2:3 Manisaspor



Beşiktaşımız ligin daha 8. haftasında ikinci mağlubiyetini alarak bizleri kahretti. Bu maçın zor olacağı belliydi, rakip Manisaspor özellikle Hikmet Karaman'ın göreve başlamasıyla çıtasını yükseltmişti. Yalnız bu mağlubiyete Karamanın oyunu dışında Schusterinde katkısı açıktı.

Neydi bu katkılar;

Schusterin hala ligimizi küçümsemesi (dipnot:sanırım Tayfur bu konuda ciddiye alınmıyo ya da Tayfun da anadolu ekiplerini küçümsüyo)

Schusterin Quaresma ve Guti gibi Beşiktaşın oyununa farklılık katan yetenekli isimlerin olmadığı maçlarıda düşünmeyip bu oyunculara bağımlı bi görüntü yansıtıyor olması.

Schusterin bu yıldızların yokluğunda ısrarla Necip-Ernst-Fink gibi aynı tip adamlarla orta saha kurup oyunun tam kadrolu halindeki renkliliğinin aksine mat bir görüntü sergiletiyor olması.(dipnot: trabzon maçı Ernst-Necip-Aurelio)

Schusterin iki yıldızın yokluğunu düşünüp o bölgelere alternatifler bulamaması.( dipnot: Quaresma yerine Holoskoyla başlanıp, Gutinin yerine Tabata oynuyor zati Aurelio yerine Necip ya da Fink, sağda ise formsuzda olsa Nihatla başlanabilir Bobo ileride yalnız bırakılabilirdi. Böylece takım her zamanki dizilişine devam eder ve bence bundan daha iyi futbol oynardı.)

Sadece Schuster değil tabi... defans berbattı Karamanın defans arkasına attırdığı toplar, yaptırdığı koşular geri dörtlüsünde İbo'dan başka atletik futbolcusu olmayan Beşiktaşı zor durumda bıraktı.

Beşiktaşın sezon başından beri yapmaya çalıştığı önde defans rakibi mümkün olduğunca kaleden uzak tutayım anlayışının risklerini kaleciler Hakan ve Cenkin üst düzey performansıyla farketmemiş olmasının bu maçtaki Hakan handikapıyla ortaya çıkmış olması mağlubiyete zemin hazırladı.

Umarım artık bu maç Schustere ders olur, sakatlıklar çoktur kabul ama bu Beşiktaş gibi büyük bir kulübe mazeret değildir olmamalıdır ki biz bu sezon geniş kadromuzla övünürken...

Hiç yorum yok: