Pazar, Kasım 15
Nefes...!
öldüler.... ve hepsi öldü.
çabuk unutuldular...
"45 saniyeydi kahramanlıkları"... "ya da 53 mü?"
peki farkı var mıydı? sonunda bikaç gün değil miydi hatırlanma süreçleri?
ya anneleri babaları? onlar da bu kadar çabuk unutmuş olabilirler miydi?
sevgilileri? canlarından çok sevdiği eşleri...... ? onlar da mı?
kendimden utandım bugün.... salak saçma sudan sebepler, ya da kendini bilmezler yüzünden salya sümük akıttığım gözyaşlarımdan utandım. yattığım yataktan, yediğim yemekten utandım... evimden utandım. şehrimden. rahatlığımdan. ben!..kendimden utandım bugün!
filmler ikiye ayrılır; evde de izlenebilecekler ve kesinlikle sinema da izlenmesi gerekenler.... işte "Nefes" kesinlikle sinemada izlenmesi gereken bi film... çatışma sahnelerinde kendinizi orada hissedebileceğiniz kadar canlı bi film.... yer yer korkup kasıldığım anlar dahi oldu, bazen nefes almayı dahi unuttum... terörün iğrençliğini bilmeye biliyoduk da; hiç bu kadar yüreğimi sızlatmış mıydı hatırlamıyorum...... belki de sonuçlarıydı şimdiye kadar olan,,, ama bugün başkaydı.
etkilen-e-meyen var mıdır? vardır elbet......
etkileyen yönü sadece film olarak bakamamak. hepsinin gerçekliğini hissetmek. bi zamanlar bunların gerçekten yaşandığını bilmek. ne için? kim için? bi avuç densizin kandırılmaları uğruna.... sebep bu mu... kendi ülkemizde, kendi topraklarımızda, kendi bayrağımız altında o bi avuçlar yüzünden kan dökmek. bu ülkenin toprağında yaşayın, suyunu için, ekmeğini yeyin, okullarında okuyun,,,, sonra öğretmenini öldürün, askerini öldürün, mühendisini öldürün. sizin de köylerinizi gördüm, Ankara'nın İstanbul'un Kayseri'nin Sivas'ın da.... eksiğiniz yok fazlanız var. ?
oyuncular tanıdık simalar değil, ama sanki cidden kaybettiklerimiz, sanki içimizi burkanlar, sanki gerçekten şehit oldular..... sanki gerçekten onların analarıydı televizyondan gördüğümüz.... sanki karnında bebeğiyle asker karısı olduğu için zoraki kendini tutan, dudakları titreyen gözleri buğulu kadın o şehitin karısı... sanki tabutunun başında hiç bişeyden habersiz selam duran elinde bayraklı küçük onun çocuğu....... tebrikler cidden. bu kadar beklemiyodum. bana hayatta çok daha ciddi meselelerin varlığını hatırlattınız. düşünülecek ve kafa yoracak onca şey varken ülkemde, saçma sapan, manasız şeyleri ve insanları çözmeye çalışmaktan, üzülmekten boş yere ağlaşmaktan, kafa yormaktan kurtardınız. film böyle olmalı işte... kafasına kafasına dank ettirmeli bişeyleri...... unutturmamalı, unuttukça yüzüne vurmalı insanların. vurmalı ki kendimizi aşağılatıcı hareketler yaptırmamalı.
ve filmin sonunda hıçkırarark dinledim hayatımda hiç ilgimi çekmeyen şu şarkıyı belki o an defalarca dinleyesim geldi..... defalarca dinleyip, saatlerce ağlamak istedim....... ülkem için, toprağımiçin, bayrağım için....
izleyin derim ben.... :
sensiz ben nefes alamam..
buralarda hiç duramam,
tek başıma yalnız kalamam....
senin kokunu özledim
hep yollarını gözledim,,,
götür beni gittiğin yere.... <--- şarkı bu...
izlemeyenler için, iyi seyirler şimdiden........
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
7 yorum:
Askerliğini o bölgede yapanlar anlayabilir bu filmi en çok. Çok güzel kurgulanmış bir film. Oynayanlarda hakkını vermişler. Bu filmlerin devamı gelmeli. Sinema tarihin aynası olmalı bi bakıma.
Bütün şehitlerimizin ruhu şad olsun.
Daha filmi izlemeden, senin bu yazını okurken doldu gözlerim, çok güzel yazmışsın tebrik ederim..filmi mutlaka izleyeceğim:)
*aksilaz:
Amiiiin...!
*biggeee:
evet kesinlikle kaçırma, bak sinemada izlemeni şiddetle öneririm, eminim evdeki sinemanın yerini tutmaz.... "sanane kardeşim benim evde sinema var, düzeneğimiz o biçççiiim" diyosan tamam ben sustum,, bizim yok daa... :)))
şaka bi yana gözlerin dolu dolu izliceksin eminim...
Götür beni gittiğin yereee
ne kadar güzel söylemişlerdii dimi....
keşke götürseler bizi gittikleri yere....
Çok yaklaşmıştım ama nasip değilmiş demek ki...
o mertebe güzel de, geride kalanlara zor be abicim...
Allah cümlesine sabır versin.....
analara babalara hatunlara çocuklara...
Yorum Gönder