Çarşamba, Şubat 24

Arif Nihat Asya

Arif Nihat Asya sadece "Bayrak" şiirinin şairi olarak bilinir. Fakat bir çok güzel şiiride mevcuttur. Fakat şiirlerinin teması genelde Milliyetçilik olunca fazla ilgi görmemeside normal. Çünkü ülkemizde milliyetçi denince hemen faşist damgası yapıştırılmakta. Aydın sıfatını koymazlar kolay kolay milliyetçi entellektüellere. Fazla girmeyelim bu konulara Arif Nihat Asya her okunuşunda farklı derinlikler çağrıştıran şu eseriyle bitirelim :


Onlar bacım, onlar ağam
Onlardı sevincim, tasam
Ahmed’im, Mehmed’im Suna’m
Güllü’m beni tanımadı...

Kalkacaktı yokuş-iniş
Taşlar verecekti yemiş
Bir ölçü tutturdum geniş
Ölçüm beni tanımadı!

Hayal değil hakikattım
Dağ yardım, kayalar attım
Elinde küskü Ferhat’tım
Küsküm beni tanımadı!

Döndüm dolaştım vatanı
Gördüm gözettim her yanı
Örttüm açıkta yatanı
Örtüm beni tanımadı!

Elimde doğmuş kuzular
Bir gün benden soğudular
Sordum: Ne oldunuz, ne var?
Sırrım beni tanımadı!

Daha dün sözleştik şurda
Düğün hazırladım yurda
Eller beni tanıdı da
Sözlüm beni tanımadı!

Yine sizinleyim dedim
Nasılsam öyleyim dedim
Çıkıp ta söyleyim dedim
Kürsüm beni tanımadı!

Arabalarım katarla
Gitsin diyerek dağ-yayla
Toprağı ördüm yollarla
Örgüm beni tanımadı!

Geçen yolcuya imrendim
Geçsem dedim bir de kendim
Bu köprüyü yapan bendim
Köprüm beni tanımadı!

Bendim su eden suyunu
Bendim ay eden ayını
Bendim köy eden köyünü
Köylüm beni tanımadı!

Hırpalanmak ne kelime
Didik didik-lime lime
Götürülürken ölüme
Ölüm beni tanımadı!

Türküm, müjdeydi ülkeye
Gezdim söyleye söyleye
Bir gün söylemedim diye!
Türküm beni tanımadı ...

Hiç yorum yok: