Cuma, Haziran 11

Neden Arjantin

Arjantin sevgim İtalya 1990 Dünya Kupasında başladı. Henüz 8 yaşındayım ve futbol izlemek, dinlemek futbol oynamaktan sonra ki en büyük zevkim. Dünya kupası var ve ev ahaliside futbol çılgını olunca bende ister istemez heyecanlanıyorum. Dünya kupasıyla tanışıyorum o yaz. Turnuva öncesinde nedeni bilinmez ama Almanya’yı destekliyorum. Almanya milli takımı pijamalarımdan olsa gerek. Ancak turnuva ilerliyor ve bir adam dikkatimi çekiyor. Uzun sarı saçları ve sahadaki stili hemen göze çarpıyor. Grup maçları bitmiş ve eleme turları başlıyor. Arjantin brezilya ile oynuyor. Oldum olası sevmediğim bi ülke Brezilya. Adındaki “rezil” kelimesinin etkisi olabilir.

Caniggia Brezilya önünde tek golü atıyor ve gol sevinci çok hoşuma gidiyor. Tamam diyorum işte benim takımım. Çeyrek final geliyor ve maç penaltılara kalıyor. Kalecinin ismi ise ayrı güzel. Spiker Goicochea dedikçe coşuyorum. Penaltılarda 3 penaltı kurtarıyor ve kahraman oluyor. Artık Arjantini sevmek için 3 nedenim oluyor. Renkleri, Caniggia ve Goicochea. Yarı finale ise yine penaltılara kalıyor. Bu kezde 2 penaltı kurtarıyor Goicochea. Finalde rakip Almanya oluyor. Safımı belli ediyorum Arjantin diyerek. Maç golsüz gidiyor ve son dakikalara doğru Almanya penaltı kazanıyor. Goicochea, benim kahramanım olan kaleci eminim o penaltıyıda kurtaracak. Brehme topun başında ve penaltıyı gole çeviriyor. Goicocheas gibi bende yıkılıyorum o an. Almanya kupayı kazanıyor fakat bende o turnuvada Arjantin’i kazanıyorum.

Amerika 94’te Hagi çalıyor ümidimi, Fransa 98’de ise Ortega’ya kafa atasım geliyor, 2002'de ise Beckham penaltısı ile kursağımızda bırakıyor kupayı, 2006 Almanya’da ise yine Almanya engeli çıktı karşımıza. Yarın ilk maç Nijerya ile ve 2010 Dünya kupası başlıyor. Bu sefer Maradona önderliğinde Arjantin. Gök mavilerin kupası olsun kupa.
TİNA, TİNA,
TİNA ARGENTİNA

Hiç yorum yok: