Cuma, Ağustos 21

Eski Ramazanları Özlemek...!


Geçmişe özlemden mi kaynaklı eski ramazanların tadını bulamamak ?

Bugün kendimi epey yokladım… eskiden böyle normal bi gün edası olmazdı ramazanlarda… ekmeğin kokusu başkaydı, iftar vaktinin bayram havası, evdeki telaş, akşama gelecek horoz şekerlerini ve Osmanlı macunu satan amcaları dört gözle beklemek, onları yerken alınan haz, davulcu amcaların manileri… hepsi Ramazan’ı hissettirirdi çocukluğumuzda… yahu ne yaşadın ki peykân demeyiniz rica olunur… =) 90 ‘lı yıllarla şimdiki yılar arasındaki farkı hissedemeyecek kadar da duygusal bakmıyoruz olaya.
Gece davulu bekledim geçmedi…
Geçen senelerde de geçerdi ama mani okumazdı eskisi gibi,artık hiç uğramayacaklar belki de, onlar da olayı ticarete döktü… sadece bayramlarda görüyoruz artık ilginçtir.… =)
Anneannem eskiden horoz şekeri getirirdi her buluştuğumuz iftar yemeğinde: tadını asla unutamam,- artık yerini çikolata almış bulunmakta…
O güzel susamlı yuvarlak ekmeklerden çok nadir yapıyolar ama o da bize yasak... kokuyu es geçtik velhasıl…
Anneannemle teravihe gitmekse ayrı bi zevkti ufakken… kuzenlerle kıkırdamalar ama her defasında sert mizaçlı teyzeler tarafından azarlanıp, gülmemek için kendimizi zor tuttuğumuz anlar bambaşkaydı… “hişşşt hocayı dinleyin bak neler anlatıyo” cümlesiyle irkilip ciddileşmeye çalışır ancak sebepsiz daha fazla gülme ihtiyacı hissederdik…=) (bunlar doğru şeyler mi peki, tabii ki hayır, “cami’de gülünmez, teyzelerin sözleri dinlenir..!” desek de güzeldi yapcak bişey yok… =))
Dün ise dikkatimi çekti cami’de teyzeleri biz uyardık arkadaşlarla… ( inanılmaz dedikodular dolanıp durdu teyzeler arasında; Nilgün’ü Olcay’a istemişler, haftaya söz varmış, ha bi de erişteyi ne zaman yapacaklarına karar verdiler, napsınlar evde konuşmaya fırsatları olmuyosa!!!) hocayı dinleyenler çocuklardı bu da ilginçtir… e büyüklerin yerini çocuklar, çocukların yerini büyükler almışsa ciddi problem var sizce de öyle değil mi???
Ah bi de direkli oruçlar vardı… siz hiç tuttunuz mu direkli oruç? Ben tuttum… sahura zar zor kalkmış, ne yediğinizi hatırlamadan el yordamıyla yatağınıza tekrar yatmış, sabah kahvaltısı yapmamış, öğlende annenizin “direk zamanı” diye hazırladığı yemeği bi güzel yemiş, sonra herkesten önce iftar sofrasına oturmuş ve “ben oruç tuttum bugün” diye övünerek arkadaşlarınıza ve yakın çevreye anlatmışsanız, işte siz de direkli oruç tutmuşsunuz demektir… sonra dedeleriniz, nineleriniz, sizden orucunuzu onlara satmanızı istemişse ve siz de sıkı bi pazarlıkla 3-5 kuruş onlardan yürütmüşseniz bu uğurda üçkağıt dahi yapmışsınız demektir… =)

Macunu sorarsanız; ben en çok vanilyalı ve vişneli severdim; artık Sivas’ta yok!.. en son 2 sene önce Bosna’da yemiştim, yöresel kıyafetli amcalardan, özlemimi orada daha iyi anlamıştım… yöresel kıyafet de istemiyorum ben macun yemek, dişlerime bulaştırmak, yerken malamat olmak ama yine de onun tadını hiçbir şeyde bulamamak istiyorum… iftar sonrası sokaklarda çocuk sesi duymak, bayram havasında iftarlar geçirmek, Karagöz Hacivat izlemek, çocuklardan oruç satın almak, o eski horoz şekerlerinden yemek istiyorum…
Ben eski ramazanları istiyoruuuum…


Tabi her ne kadar sitemkâr bi bakış açısı olsa da Ramazan hala bambaşka… ve herkese layıkıyla geçirecekleri hayırlı Ramazanlar diliyorum…

huzurla kalınız… =)

3 yorum:

aksilaz dedi ki...

Eskiden de güzeldi şimdide farklı güzellikleri var. Zaten küçükken teravihe gidip gülüşmeyen ve azar yemeyen çocuk yoktur heralde. Hala saçma buluyorum bu kızan kişileri.

Bu arada Nazan'ı vermişlermi onuda bi kaç güne öğrenirsin :)

peykân dedi ki...

bi de kadir gecesinde gidelim dedik arkadaşlarla, artık o zaman sorcaz teyzelere... baya sıkıntılı olmuş isteme.. =)))

peykân dedi ki...

artık macun çıktı meydâne... =))
davulu geçtim zurna dahi ziyaretimizde her gece... =))
teyzelerin dedikodular bitmedi gerçi ama eğleniorm çok..=)
e davetler yemekler eğlenceler arkadaşlar muhabbetler derkeeeen benim neşem yerli yerinde artık... me'aşallaaaah.... =)))